4. En Güçlü Mikro-Saldırganlıklar Nelerdir?

 “Engelli ayrımcılığı bazen çok açık bazen de mikro saldırganlık şeklinde olabilir. “Mikrosaldırganlık terimi ilk olarak 1970’lerde Harvard Tıp Okulu psikoloğu Chester Pierce tarafından Beyaz ve Siyahi öğrenciler arasındaki hakaretlere yanıt olarak ve onları gözlemlemek için ortaya atıldı. 2007 yılında, Columbia Üniversitesi psikoloğu Derald Sue, terimi daha da popüler hale getirdi ve tanımladı.

Mikro saldırganlık, ötekileştirilmiş bir grubun üyesine yönelik, aşağılayıcı, zararlı bir etkiye sahip sözlü veya sözsüz, bilinçli veya bilinçsiz, ince davranıştır. Doğrudan önyargı veya hoşgörüsüzlük kadar zararlı olmasa da, mikro saldırganlığın mağdurlar üzerinde olumsuz bir etkisi vardır. Bilinçli veya bilinçsiz olarak yapılabildiği için bu davranışları ayırt etmek zor olabilir. Bununla birlikte, kişinin önceki tutumları, potansiyel mikro saldırganlığın bir örneği olabilir. Mikro saldırganlık, sürekli maruz kalındığında psikolojik yansımaları olabilen bir davranış türüdür. Hatta, devamlı olarak mikro saldırganlıklara maruz kalmak ruh sağlığı üzerinde ciddi bir hasara neden olabilir. Engelli bireyler genellikle mikro saldırganlıkla karşı karşıya kalabilirler. Aşağıda, engelli kişilerin maruz kaldığı bazı mikro saldırganlık örnekleri verilmiştir.

•  “Çok ezikce.”

• “Çok geri zekalısın.”

• “Bu adam deli.”

• “Bugün çok iki uçlu davranıyorsun .”

• “İlaçlarını bıraktın mı ?”

• “Körün köre yol göstermesi gibi.”

• “Fikirlerim bir kulağından giriyor ötekinden çıkıyor .”

• “O tam bir psiopat.” 

• “Dairemi nasıl temizlediğim konusunda aşırı derecede OKB’yim.”

• “Sizin için dua edebilir miyim?”

• “Seni engelli olarak bile düşünmüyorum.”

Bu tür ifadeler, engelli bir kişinin yetersiz olduğunu, engelin kötü, olumsuz ve düzeltilmesi gereken bir sorun olduğunu ima eden düşüncelerdir. Pek çok insan hakaret etmek istemez ve birçoğu iyi niyetlidir, ancak iyi niyetli yorumlar ve eylemler bile bazen başkalarına ciddi zararlar verebilir.” (Eisenmenger, 2019)